16 Ağustos 2010 Pazartesi

veerappanın soygunları ve bıyıkları


içimde buruk bir heyecan.. akşam bursasporun maçı var, son şampiyonun açılış maçı. tuttuğum takım, dedemin tuttuğu takım, kardeşimin tuttuğu takım. yenilenmiş stadyum. ama bir şey var içimde işte beni rahat bırakmayan. dünyanın bir ucuna da gitsem hep içimde taşıdığım bir his. önce ottoman sonra da msg kardeşimin kendilerince anlattıkları 'aylaklığım', 'çokta fifiliğim'. Ne yaparsam yapayım, nereye gidersem gideyim biliyorum ki gene gayrettepede yalnız bir gece geçireceğim, her şeyin boğazımda düğümleneceği bir gece. new hallın önünde yalnız başıma sigara içerek darlanacağım, tanıdık biri yok mu diye. gezmeyi çok seviyorum ama biliyorum ki geri döneceğim. bir çok ecnebiyle tanıştım ama eminim ki bir gün gene telefonum çalsın diye saatlerce boş boş bekleyeceğim. e o zaman çokta fifi yani. banane. ben aylaklığımla mutluyum aslında, kendi halimde mutluyum. hiç bir şey için çok heyecanlanmamayı öğrendim, çoğu şeye şaşırmamayı. barcelonada ki cansız manken de kibariye dinliyor çünkü. uzun lafın kısası, estadio santiago bernabau da deplasmana gidiyor olsam gene bu kadar heyecanlı olurum. bilmem. iki yarım bir tam etmez.

bu neyin heyecanı, istanbulda duymayan kalmadı. o kadar farklı bir şey değil ki. gideceksin yine geri döneceksin. o zaman kendine bir sor bakalım, neden?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder