3 Kasım 2010 Çarşamba

Kolat'a cevap

Kendi yazacaklarımdan önce kolat kardeşimin yazdıklarına bir cevap vermeyi akademiye ve kendime borç bilirim.

Lisede kimya defterimi yırtıp beni akademiden soğutmak istediğin zamanları hatırladım. Başarısız oldun Kolat. Sana laflar hazırladım buyur:

"Cesur bir tanım yapmışsın kardeşim. Ama gözden kaçırdığın bir nokta var. Son kızılderilinin en son attığı mesajı tekrar okumanı isterim. Orada bir üstadın ismi geçiyor. Neyse o konuya sonra geleceğiz. Öncelikle akademiye nasıl bir gözle baktığın önemli. Msg ustam allta bir yorum yapmış demiş ki "Akademi odun yetiştirmiyor ama odunla yetiştiriyor". Doğrudur yüzde yüz tespittir. Ama burda önemli olan o odunu senin nasıl algıladığındır. Akademi tarihler koyar, hayat umrunda olmaz. Bu saatte burada olacaksın der. Hazırlıklı olmazsan sıçarsın der. Bunu da odunla dayatır. Akademinin bu dayatmasından zevk almayı bileceksin.
Sen akademiyi ne olarak algılıyorsun kardeşim ? Yarın öbür gün sağlam bir şirketin CEO'su olmak için çekmiyor musun bu çileyi? Dünyayı kurtarmak için çalıştığını varsaymıyorum kolat. Sende çoğu iktisat okuyan arkadaşın gibi yarın öbür gün kırmızı bir Ferrari sahibi olmak istemiyor musun? İstiyorsun diye varsayım yapıp devam ediyorum. Akademi ne zaman senin için bir araç olmaktan çıkıp bir amaç olursa akademinin yaptığı dayatmalar sana acı vermekten ziyade amaca ulaşmak için geçtiğin birer checkpoint olur.

Mesela sen üniversiteden mezun oldun şimdi. Bankada işe başladın. Milyon dolarlar oynuyorsun ama o milyon dolarları kazanamayacağının farkındasın. Sabah 9 akşam 5 çalışıyorsun. Neden kendi sahip olamayacağın şeylerle uğraşıp didiniyorsun. Sonucunda ne oluyor. Kendi yaptığın iş sana yabancılaşıyor kardeşim. Benim hedefim akademide kalmak araştırma yapmak ders vermek. Yaptığım işin kısa veya uzun vadede bana getirisi olacak mı evet. Bulduğum bir şeyin benim akrabama veya bana yardım etme olasılığı da var. Çalışma saatlerimi de ben belirleyeceğim. Bu işten kazanacağım para en son düşündüğüm şeylerden biri olacak. Eğer parayı düşünsem böyle zorlu bir yola girmezdim. Sonuç olarak ben yaptığım işten yabancılaşmayacağımı düşünüyorum. Şu anda akademiye gönülden bağlı olmamın sebebi de akademinin benim için bir araç değil amaç olması. Bu darlanık yazıyı bir videoyla bitirmek isterim.
“I read some Marx (and I liked it)”

3 yorum:

  1. akademik koşullardan dolayı cevabımı şu an veremiyorum ama bil ki kırmızı bir ferrari istesem büyük ihtimalle hayat hikayem şöyle başlardı:
    önce su satıp sonra tabure alırdım sonra bir şemsiye çekerdim sonrada limonata basardım yanına
    kapiş garanti reklamı?
    hem de kapitalist düzenden bir örnek verdim marksist kardeşim benim

    YanıtlaSil
  2. üstündekileri çıkar ne dediğini anlamıyorum.

    YanıtlaSil
  3. şimdi DERSE gireceğim için yorum yazamıyorum. en yakın zamanda geliyorum.

    YanıtlaSil