21 Ekim 2010 Perşembe

Scratcher


Evet beyler başlık ilginç. Resim ilginç. Edindiğim tecrübe bir o kadar ilginç. Nedir bu "scratcher" ? Hacılar bu bir test şeklidir. Geçen gün olduk. Çok farklı bir kafa. Fena yani.
Sınav biyokimya dersinin sınavıydı. Hoca yanınızda sadece bozuk para getirin dedi. Kalem yerine bozuk para getirin dedi. Dedim hoca ne diyorsun sen? Sen sus Türk burası Amerika burada senin konuşmaya hakkın yok dedi "Tamam la" dedim Ankara ağzıyla. Angara bebesiyiz bir yerde. Seni dinliyorum la dedim. Başladı hoca anlatmaya. Gençler sizin üzerinizde yeni bir şey deneyeceğiz dedi. Salı günü sınav var dedi. Sınavda size kazı kazan tarzı bir şey dağıtacağım dedi. Tamam dedim sürekli dedi demene gerek yok dedim. Neyse hikayeyi benim ağzımdan dinleyin. Hacılar hoca sınavı dağıtıyor. Yanına yukarıda gördüğünüz gibi bir kağıt veriyor. Doğru olduğunu düşündüğün cevabı kazıyorsun. Eğer yıldız görürsen kazıdığın yerde. Dünya senin oluyor o anda. Çünkü yıldız soruyu ilk seferde doğru yanıtladığını söylüyor sana. Yok ilk seferde bulamadın o zaman etrafa Türkçe küfür ediyorsun. İngilizce etsende farketmez burası çok liberal bir ortam. İkinci defa deniyorsun ikincide buldun o zaman 3 puanı kapıyorsun. Hiç yoktan iyidir dimi la? Üçüncüde bulursan 2 puanı kapıyorsun. 4. bildin 1 puan alıyorsun. 5. de bilirsen babayı veriyorlar sana. Bu arada İlk seferde bilirsen 5 puan alıyorsun. Sınav 44 soruydu. 34 ünde çocuğu tek seferde koydum. 7 soruda önce Türkçe küfrettim sona başardım. Bir tanede de babayı aldım. Çok kötü bir deneyimdi. A, B, C ve D yi kazıdım boş çıktı. O andan sonra E yi kazımadım bile. Neyse güzel bir skor aldım diyebilirim. Nerden diyebilirim sınavı bitirdiğin anda zaten skorunu biliyorsun. Mutluyum huzurluyum iç dengemi buldum.
Başka hikayelerle devam edeceğim yazmaya...

3 yorum: