30 Ekim 2010 Cumartesi

Tembellik Günleri


tembellik günlerinde 3.güne girdik.

perşembe günü okul 1de bitti. uçaksavara halamın yanına gittim. babanemin etli dolmalarını yedim. küçükken düküm kadar dolma derlerdi. çıkan fırtına ve etraftaki uzun ağaçların inanılmaz dansı eve gitmemi engelledi. zira motorsiklet üzerinde en çok korktuğum şey rüzgar. hiçbir şekilde karşı koyamıyorum. her neyse. abi evde bir yatak var. hayatımda ben böyle bir yatak görmedim. 2 saniye maximum uykuya dalma süresi. öğle uykusuna uyudum uyandım baktım rüzgar daha fena. o gece orada kaldım.

cuma sabah erkenden uyanıp motoru eve bırakıp, annemlere geldim. kahvaltı mahvaltı, yazacak hiçbir şey yok lan. hiçbir şey yapmadım. trt1'de ankara'daki kutlamaları seyrettik. size bir itirafta bulunacağım: onuncu yıl marşı beni heyecanlandırıyor. tamam abi devlete falan karşıyız da ben devlet olsam 3 yılda bir yeni marş yaptırırım, marşsız cumhuriyet olur mu? geçen yıllardan bir tanesinde kutlama coşkusunu yaşamak için bağdat caddesindeydik. 3 saat falan yürüdük. onuncu yıl marşı ve gençlik marşı ve kadıköy belediyesi marşından başka marşımız yok. 3 saatte sadece 3 marş döndü. rezalet. zaten oradaki gerizekalı kitleyi gördükten sonra bir daha da katılmadım hiçbir fener alayına. ben simple bir adam olmak istemiştim sadece, cumhuriyet bayramını kutlayan. neyse sizi bunlarla oyalarken 2 şey geldi dün aklıma, yaptığım. sevdiğim bir insana derivation gönderdim. bir de tk'da okumamız gereken Başkasının Rüyaları kitabını okudum bitirdim.

bugün cumartesi. pazartesiyi bekliyorum biraz heyecanlı. hiçbir şey yapmadığım için 11de uyuyor ve 9da uyanıyorum. sabah erken kalkıp kahvaltı yapıyor, comedymax, moviemax tembelliği yapıyorum. her gün 1 yeni bilgi için facebookta herhangi bir sayfayı beğenmedim ama bugün yeni bir şey öğrendim. Bayern := Bavyera. Saat daha 11 in the morning. bugün çok daha fazla şey öğrenebilirim. daha yeni başladık. walter rudin, principles of mathematical analysis. bekle beni, soyun gir yatağa geliyorum.

benimle gel dedi. gelemezdim. eyalet dışına çıkmamam gerekiyordu. ama o bunu bilmiyordu. bunları böyle alt alta yazsam, şiir olur mu abi? tarık günersel kaçtı içime. pozitif. negatif.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder